Abdomainal Aort Dalları Hakkında Detaylı Bilgiler

Aort damarının önemli bir bölümü olan abdominal aort damarı dallara ayrılarak kalpten aldığı temiz kanı organların taşıyarak düzenli bir şekilde çalışmasına yardımcı olmaktadır.

Abdominal Aort Anevrizması

Aort damarının sağlamlığını kaybederek genişlemesine abdominal aort anevrizmaları denilmektedir.  Oluşan anevrizmalarda en büyük problem ve taşıdığı en büyük risk arterlerin yırtılması ve buna paralel olarak damarda iç kanama oluşmasıdır. Genel olarak arterlerde meydana gelen balonlaşmayla orantılı olarak ortaya çıkan arterlerdeki balonlaşma; zaman içinde aort damarının incelerek yıpranmasına hatta sonucunda yırtılmasına sebebiyet verir. Abdominal aorta nedir sorusuna cevap olarak kısaca karın bölgesinde bulunan arterler diye cevap verebiliriz.

Ana atardamara aort, karın bölgesine abdominal ve son olarak da arterinin genişleyerek balon oluşumuna sebebiyet vermesine de anevrizma denilir.  Karında bulunan arter yani abdominal arterin balonlaşması; abdominal arot anevrizmalarının meydana gelmesine neden olur. Karında bulunan arter normal ve sağlıklı bir insanda üç santimetreden daha küçük bir çapa sahiptir. Bu çapın üç santimetreyi geçmesi durumunda anevrizma veya diğer ismiyle balonlaşma meydana gelir. Bu hastalıkta asıl risk çapın beş santimetreye yaklaşması halinde oluşmaya başlar. Bu durumda hastanın acil olarak müdahale altına alınmasına gerek duyulur. Genel olarak üç santimetreyi biraz aşan durumlarda, hastanın arterinde yırtılma riski yoksa müdahaleye gerek duyulmayabilir. Bu gibi durumlarda hasta düzenli olarak yapılan tetkiklerle kontrol altında tutulur.  Eğer hastanın arterinde genişleme durmuşsa çoğu durumlarda ömür boyu ilaç bile kullanmadan sağlıklı bir hayat sürebilmektedir.

Abdominal aort anevrizmalarında genişleme beş santime yaklaşmışsa; yırtılma riski oluşmuşsa; tedavi yöntemi direk cerrahi müdahaledir. Yapılacak cerrahi müdahalede ya hastaya stent takılır ya da direk açık ameliyata alınarak sorunlu damara müdahale yapılır.

Dalları

Vücutta bulunan en büyük atardamar olan arterin balonlaşmasına abdominal aort denilmektedir. Hayati bakımdan insan sağlığında büyük bir önemi olan bu arter kalpten çıkarak vücut için önemli olan diğer organlara dağılır.  Aort arteri ilk olarak iki ana guruba ayrılır. Bunlardan biri göğüs kısmında bulunan aort ve dalları; diğeri ise karın kısmında bulunan arter ve dallarıdır.

Abdominal Aort Dalları

Aort  damarının dallarını dört ana gurupta incelemek mümkündür. Bunlar:

  • Ascending aort arterleri
  • Aort descending arterleri
  • Arcus aort arterleri
  • Abdominal aort arterleri

Aort arterlerinin dalları; akciğerler üzerinden çıkarak kalbe dönen kanı temizlendikten sonra alıp bütün vücutta bulunan dokulara, organlara ve hücrelere dağıtarak beslenmeye ve dolaşıma yardımcı olmaktadır. Mideyi, böbrekleri, bağırsakları, karaciğerler gibi organların beslenmesine yardımcı olan abdominal arter damarı dallara ayrılarak organların düzenli bir şekilde çalışmasına yardımcı olmaktadır.

Vücutta bulunan ; solunum sistemleri, sindirim sistemleri, endokrin sistemleri, boşaltım sistemleri, üreme sistemleri gibi mekanizmaların düzenli olarak çalışmasını sağlamak amacıyla arterlerin bölümlere ayrılması gerekmektedir.

Aort Abdominal organlara yönlenen dallara ayrılmaktadır. Ana dallarının şu şekilde sıralayabiliriz.

  • Ventral aort abdominal arteri
  • Terminal
  • İç aort

Bu ana dallar da işlerinde dallara ayrılmaktadir. Torasik vertable, üst mezenterik arter, mezentrik arter,  karın aort perital, ilternal iliak arter, karın aort terminal, dış ilyak arter, pevrik arter, orta sakrum arter.

Kalsifik Plaklar

Ateroskleroz sistemik olarak kabul edilen bir hastalıktır. Bu hastalık bazı atardamarlarda daha sık rastlanılmasına rağmen neredeyse tüm arterlerde karşınıza çıkabilmektedir. Aort damarlarına ait olan duvarlarda daralmaya neden olan aterom plaklar oluşur. Bilhassa arterlerin intima adı verilen tabakalarında rastlanılan bu plaklar genel olarak; abdominal  atardamarlarında, kroner arterlerde, alt torasik arter damarında, alt ekstemite arterleri ve karatis arterlerinde oluşmaktadır. Aterom plakları ilk başlarda sarımsı renkte yumuşak, lipitlerdir. Zaman içinde dibro kalsifik plak  haline dönüşmektedir.

Arterlerde yapılan darlık değerlendirmelerinde, aterosklerotik olarak ortaya çıkan lezyonların kapsamları  saptanmak zorundadır.  Asterosklerotik plaklar ikiye ayrılır:

  • Kalsifik plak tabakaları
  • Non- kalsifik plak tabakaları

Aynı zamanda kalsifik plaklar kendi aralarında boyutları baz olarak alındığında; hafif kalsifik plak, orta kalsifik plak, yoğun kalsifik plak diye gruplandırılır. Non-kalsifik plaklar dakonsantirik ya da ekzantrik  oluşuna bağlı olarak fibrotik veya yağlı kalsifik plak olarak guruplara ayrılmaktadır.  Aort arterlerine yerleşmiş bulunan kalsifik plaklar hangi gurupta olursa olsun hastaya yapılacak cerrahi müdahalede sorunlu damara stent yerleştirilmesini zorlaştırmaktadır.

Kalsifikasyon

Kalsifikasyon damarlarda oluşan kireç tabakası olarak nitelendirilebilinir. Aynı zamanda vücutta depolanan kalsiyuma da kalsifikasyon adı verilmektedir. Genel olarak kemik dokularında oluşan bu durum; bazı durumlarda vücutta bulunan kıkırdak ya da atardamarlarda ortaya çıkabilmektedir. İlerleyen yaş atardamarlarında oluşan kalsifikasyonda büyük rol oynamaktadır. Damarlarda ortaya çıkan bu sorun acil olarak tedavi edilmesi gereken bir problemdir. Kalsifikasyonlar iki ayrı gruba ayrılmaktadır. Bunlar.

  • Metastatik kalsifikasyon olayı
  • Distrofik kalsifikasyon olayı

Distrofik kalsifikasyon doku ölümlerinde sonra sorunlu bölgede kalsiyum toplanmasıdır. Metastatik kalsifikasyon ise; kandaki kalsiyum oranının yükselmesine bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Kalsıfikasyonlar aort damarının tıkanması sonucu anevrizmalara neden olabilmektedir. Hatta bu durumun tedavisinin zamanında yapılmayıp, gecikmesi sonucunda kalp beyin gibi hayati organların da etkilenebileceği oldukça ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Kalsifikasyon yüzünden tıkanan damarlara bağlı olarak organlar, dokular ve hücreler ihtiyacı olan kanı zamanında ve alması gerektiği kadar alamayacağından mekanizmalarındaki işleyiş bozulacak, çalışmalarında ciddi fonksiyon kayıpları ortaya çıkacaktır.



Kullanıcı Yorumları ve Oyları 1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız (Sizin oyunuz ilk olsun)
Loading...

© 2017-2024 – Kan damarları ve Hastalıkları

Bu sitedeki tüm makaleler tamamen bilgilendirme amaçlıdır! Anlatılan tedavi yöntemleri, ilaç isimleri ve beslenme önerileri doktor ve diyetisyen kontrolü olmadan uygulanmamalıdır. İletişim ve Reklam Formu