Damar Sertliği Nasıl Tedavi Edilir ve Önleyici Etmenler Nelerdir?
Genel tedavi yöntemleri; ilaç tedavisi ve cerrahi müdahale olarak ikiye ayrılan damar sertliği tedavisinde, bireyin yaşam ve beslenme tarzı üzerinde yapacağı olumlu değişmler önemli bir rol oynar.
Damar Sertliği Tedavisi
Damar sertliği; bireyin yaşantısı üzerinden büyük olumsuzlar meydana getirme potansiyeli olan ve adından da anlaşılabileceği gibi damarların yapısındaki tahribattan kaynaklı problemler neticesinde ortaya çıkan bir hastalıktır.
Hastalık ile ilgili söylenmesi gereken temel nokta, damar sertliğinin bir geçiş evresi olduğu tedavi edilmediği takdirde damar daralmasına yol açarak daha ciddi problemlere sebebiyet vereceğidir.
Bu bağlamda bakıldığında; vücut sistemleri üzerinde hayli olumsuzluklar ortaya çıkartma olasılığı olan damar sertliğinin erken dönemde tedavi edilmesinin ne denli önemli olduğu açık bir şekilde ortaya çıkar.
Hastalığın tedavisinde kullanılan tekniklerden bahsetmeden evvel hastalığın oluşumunu tetikleyen faktörler üzerinde durmak gerekir. Çünkü; tedavinin temeli, hastalığa zemin hazırlayan faktörlerin ortadan kaldırılması üzerinde kurulmuştur.
Diğer bir ifadeyle; vücutta dolaşım sistemi başta olmak üzere birçok sistemi işleyemez hale getirme olasılığı olan damar sertliğinin tedavisi için olmazsa olmazların başında, hastalığı ortaya çıkartan nedenlerin tespit edilmesi gelir.
Hastalığın oluşumuna ve tehditkar bir vaziyet almasına zemin oluşturan etkenleri şu şekilde detaylandırmak mümkündür:
- Sigara ve Alkol Tüketimi: Kan dolaşımı ve damar yapısı üzerinde önemli dejenerasyonlara sebep olan sigara ve alkol tüketimi, hastalığın oluşumunda deyim yerindeyse aslan payına sahip faktörlerden biridir.
- Hipertansiyon: Tansiyonun bir çeşidi olan hiper yani yüksek tansiyon, damarlar içerisinde kan basıncının olağan dışı yükselmesine sebep olarak damar sertliğini meydana getirebilir.
- Kolesterol: Kolesterol hastalığı, aynı isimli maddenin meydana getirdiği ve damar sertliğine sebebiyet vermesi kuvvetli olan bir etkendir. Nitekim yapılan çalışmalar neticesinde; kolesterol hastalığına sahip bireylerin % 45′ inin damarlarının zamanla esneklik özelliğini kaybettiği ve yapılarının bozulduğu tespit edilmiştir.
Belirtilen üç temel faktöre ek olarak yanal faktörlerin varlığı da hastalığın ortaya çıkmasında etkin rol oynayabilir. Bu yanal faktörler;
- Bireyin yaşının ilerlemesine bağlı olarak vücut dokularının onarım yüzdesinin azalması.
- Hareketten uzak bir yaşam.
- Bireyin beslenme tarzının doymuş yağ ve karbonhidrat ağırlıklı olması.
şeklinde listelenebilir.
Öncelikli olarak hastalığın tedavisinde kullanılabilecek birçok farklı teknik mevcut olduğu belirtilmelidir. Bu tekniklerden hangisinin tercih edileceği noktasında; uzman hekimin sezgileri ve tecrübeler, bireyin yaşı ve fizyolojik yapısı, hastalığın ilerleme derecesi gibi faktörler etkin rol oynar.
Tedavi yönteminin seçiminde her bir faktörün ağırlığı olsa da hiç şüphesiz hastalığın ilerleme derecesi diğerlerine kıyasla bir adım daha öndedir. Çünkü; damar sertliği ölümcül nitelikleri olan bir hastalıktır ve ilerleme gösterdiği takdirde vakit kaybetmeden müdahale edilmesi gerekir. Buna ek olarak; erken dönemde tedavi edilen damar sertliğinin ilerlemesinin büyük ölçüde durdurulduğu kliniksel vakıalar üzerinde yapılmış araştırmalar sonucunda ispatlanmış bir durumdur.
Tedavide Kullanılan Teknikler
Çoğu zaman damarlarındaki tahribat geri dönülemez boyutlara ulaştığından hastalığın tam anlamıyla tedavisinin sağlanması mümkün değildir. Fakat, bireyin yaşamının geri kalanında problemin tekrarlamaması adına alabileceği önlemler ve doğru tedavi tekniğiyle hastalığın önüne büyük ölçüde geçilebilir.
Hastalığın tedavisinde tercih edilebilecek teknikler ya da yöntemler:
- İlaç Tedavisi: Hastalık başlangıç aşamasında ve bireyin fizyolojik/psikolojik yapısı ilaç kullanımına uygun ise tereddütsüz bir şekilde ilaç tedavisi tercih edilir. Bu tedavinin kapsamına dahil edilecek olan ilaçlar, hastalığı ortaya çıkartan nedenlere göre belirlenir. Örneğin; hastalık hipertansiyon kaynaklı olarak ortaya çıkıyor ise tansiyon düşürücü ilaçlar tercih edilir.
- Cerrahi Teknikler: Hastalığa bir an önce müdahale edilmesi gereken durumlarda cerrahi teknikler kullanılarak tedavi seçeneği değerlendirilir. Bu teknikte temel hedef; damarın tıkanmasına sebep olan oluşumun seyreltilmesidir. Cerrahi tedavi uygulanmadan önce genellikle hastalara kan sulandırıcı ilaçlar verilerek dolaşım sisteminin tamamen işlevsiz hale gelmesinin önüne geçilir. Cerrahi tekniklerin de kendi içerisinde birtakım sınıflara ayrıldığı unutulmamalıdır.
İlaç tedavisi ve cerrahi müdahaleye ek olarak hastalığın etkisinin azaltılmasını sağlayacak birçok faaliyet de mevcuttur. Bu faaliyetlerin başında bireyin hareketli bir yaşam sahip olması ve düzenli periyotlarla sportif aktivitelerde bulunması, alkol ve sigara tüketiyor ise vakit kaybetmeden bu iki maddenin tüketiminden vazgeçmesi, dengeli bir beslenme tarzını benimsemesi gelir.
Genel olarak bakıldığında; hastalığın tedavisi için bireyin deyim yerindeyse topyekun bir değişim geçirmesi gerekir. Aksi takdirde hastalık, ilk aşamada bulunduğu bölgedeki kan akışını yavaşlatacak daha sonra ise vücut sisteminin önemli bir parçasını etkileyerek bireyin yaşamını tehdit edecektir.