Göz Damar Kuruluğu, Nedenleri ve Tedavi Yolları

Göz damarlarındaki kuruluğun tanımı, kuruluğun neden dolayı meydana geldiği, sebepleri ne tür sonuçlara sebebiyet verdiği ve tedavi yolları üzerine makale.

Göz Damarlarının Kuruması

Gözün en ön tarafındaki korneayı çevreleyen gözyaşının işlevini kaybederek gözü yağlayıcı ve koruyucu özelliğini kaybetmesine göz kuruması adı verilmektedir. İlerleyen yaşlarla birlikte görülme olasılığı daha çok yüksektir çünkü özellikle kırklı yaşlardan sonra gözyaşı tabakası işlevini yitirmeye başlar. Gözyaşının işlevi gözü dış etkenlerden korumak, göz kırpma hareketinin kolaylıkla ve sahatça yapılmasını sağlamak ve gözün işlevini sağlıklı bir şekilde yürütmesini sağlamaktır.

Bildiğimiz anlamda gözyaşından farklı olarak kişinin fark etmediği fakat sürekli olarak az miktarda salgılanan ve gözün sürekli nemli kalmasını sağlayan gözyaşının üretilememesi sonucu meydana gelir. Diğer bir gözyaşı türü ise duygu durum değişikliklerinden etkilendiğimizde salgılanan gözyaşıdır.

Göz kuruluğunun en yaygın belirtilerini şöyle sıralamak mümkündür:

• Gözde yanma, batma hissi
• Kontak lens kullanmakta karşılaşılan zorluk
• Kaşınma
• Gözde sürekli çapak oluşması
• Göze yabancı bir cisim batmış gibi hissetme
• Göz çevresinde aşırı sulanma

Göz Kurumasının Nedenleri

Göz kuruluğunun birçok farklı nedeni olabilir. Kişiden kaynaklı olan sebepler de olabileceği gibi çevresel faktörlerden kaynaklanan etmenler de kuruluğa neden olabilmektedir. Yaş ilerlemesi kuruma için nedenlerden birisidir. Bunun dışında menopoz gibi bazı durumlardan kaynaklanan hormonal değişiklikler de kurumaya neden olabilir. Gözyaşı salgılanmasını sağlayan salgı bezleri hormonal etki altında olduğu için bu tür değişikliklerden çabuk etkilenerek tepki vermektedir.

Sjögren sendromu olarak bilinen hastalık da göz kuruluğuna neden olan başlıca sebeplerdendir. Vücudun koruyucusu olan bağışıklık sisteminin işleyişinde meydana gelen bir hata sonucu sistemin dışarıdan gelen mikroplara değil, vücudun kendisine saldırması üzerine salgı bezlerinde mikropsuz iltihap meydana gelmesi sonucu ortaya çıkar. Büyük çoğunlukla kadınlarda görülmektedir, hastaların onda dokuzu kadındır.

Göz Kuruluğunun Tedavisi

Göz kuruluğunda ilk başvurulan tedavi yöntemi suni gözyaşı kullanımıdır. Oldukça basit ve zararsız olan bu yöntem işe yaramaz ise anti-enflamatuar göz damlaları, gözyaşı kanal tıkaçları ve gözyaşı jelleri kullanılabilir. Göz yaşı damlaları reçetesiz olarak eczanelerden alınabilir ve ihtiyaca göre göze iyi gelecek miktarda ve sıklıkta kullanılabilir.

Diğer bir tedavi göz kuruluğu tedavi yöntemi olan tıkaç kullanımı ise bir ileri aşamadaki tedavidir. Gözyaşı kanalları sadece gözümüze değil burnumuza da bağlı olduğu için gözde kullanılan kadar olmasa da bir miktar göz yaşı da burun kanalına akmaktadır. İnsanların ağladıklarında burunlarının akmasının bir sebebi de budur. Tıkaç kullanımında burna gelen bu gözyaşı kanalı minik tıkaçlar aracılığıyla bloke edilir ve gözyaşının burna akması engellenir. Bu sayede gözyaşının göze daha fazla yönlenmesini sağlanarak kuruluk tedavi edilmeye çalışılmaktadır. Geçici ve kalıcı tıkaç kullanımı mümkündür, tedavinin ilk başlangıcında geçici tıkaçlar tavsiye edilmektedir. Bunlar takıldıktan iki üç ay sonra kendiliklerinden düşerler.

Bunların dışında tedavi öncesi koruyucu bir takım tedbirler de alınabilir. Özellikle güneşli havalarda gözü koruyucu ve UV ışını engelleyici olan güneş gözlükleri kullanmak, evlerde ve ofislerde nemi artırıcı buhar makineleri kullanmak göz kuruluğunun oluşmasını ve ilerlemesini engelleyici yöntemlerdendir. Sürekli klima ortamlarda bulunmak zorunda olanların gözü nemlendirmeye dikkat etmeleri daha önemlidir.

(1 votes, average: 1,00 out of 5)

Loading...