Sakaklarda Damar Şişmesi Nedenleri ve Tedavisi

Şakakta damar şişmesi; tedavi edilmediği takdirde görme kaybına neden olan, kadın bireylerde daha sık rastlanan ve belirtileri diğer birçok hastalık ile karıştırılmaya müsait olduğunda teşhis edilmesi nispeten zaman alabilen bir rahatsızlıktır.

Şakakta Damar Şişmesi Nedenleri

Tıbbi ismi temporal arterit ya da dev hücreli arterit, toplum arasındaki ismi ise şakakta damar genişlemesi olan hastalık; genellikle yaşı bireylerde yorgunluk, ateş, iştahsızlık semptomları ile ortaya çıkar  ve erken tedavi edilmediği takdirde bireyin görme duyusunda kayba neden olur.

Yapılan araştırmalar; şakakta damar şişmesi problemi ile karşı karşıya kalan bireylerin % 68′ inin kadın olduğunu ve İzlanda, İsveç, Norveç ve Danimarka gibi İskandinav ülkelerinde diğerlerine kıyasla hastalığa daha sık rastlandığını ispatlar niteliktedir.

 “Hastalık ismini, beynin önemli bir bölümüne besin akışı sağlayan ve bu görevi yerine getirirken şakak bölgesini kullanan temporal arter damarından almıştır.”

Kliniksel vakıalar esas alınarak yapılan incelemeler neticesinde, hastalığı meydana getiren etmenler tam manasıyla tespit edememiştir. Bu durum ise tedavi noktasında birçok problemin ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Hastalıkların tedavi prensibi “Hastalığı meydana getiren nedeni ortadan kaldır.” ilkesine dayandığında göre nedenleri tam anlamıyla tespit edilemeyen bir hastalığın tedavisi esnasında engeller ile karşılaşılması şaşılacak bir durum değildir.

Temporal arteritin temel noktası; vücut savunma sisteminin birtakım nedenlerden ötürü damar duvarlarına saldırması ve tahribata neden olmasıdır.

Bu noktadan yola çıkarak uzman hekimler tarafından birçok araştırma yapılmış ve kesin olmasa da hastalığı meydana getiren faktörler;

  1. Bireyin sahip olduğu genler
  2. Çevresel faktörler: Bireyin bulunduğu ortamın hijyen koşulları ve buna bağlı olarak ortaya çıkan bakteriyel ya da virüs faaliyetleri çevre faktörü olarak nitelendirilmiştir.
  3. Diyabet ve hipertansiyon hastalıkları: Şakakta damar şişmesi problemi yaşayan bireylerin % 20′ lik bir kısmının diyabet ve hipertansiyon hastalıklarına sahip olması, bu hastalıkların temporal arterite neden olabileceği ihtimalini gündeme getirmiştir.

şeklinde üç sınıfa ayrılmıştır.

Şakakta Damar Şişmesi Tedavisi

 “Erken teşhis hayat kurtarır.” ifadesinin en belirgin görülebileceği hastalıklardan bir tanesi de şakakta damar şişmesidir. Öyle ki hastalığın semptomları birkaç hafta gibi kısa bir süre içerisinde hızlanır ve bu durum neticesinde görme duyusunda azalma hatta tamamen kör olma durumu meydana gelebilir.

İstatistiksel veriler ışığında bakıldığında; hastalığa yakalanan bireylerin % 15′ inin, hastalığın ilk bir aylık periyotu içerisinde görme yetkesinin azaldığı belirtilen durumu ispatlar niteliktedir.

Tüm bu faktörler ışığında bakıldığında hastalığın erken teşhisinin ne denli önemli olduğunu ve bu bağlamda bireyin semptomları hissettiği ya da fark ettiği takdirde uzman hekim kontrolüne başvurması gerektiği belirtmelidir.

Başlangıç aşamasında kortizon ve türevleri tedavilere olumlu yanıt veren hastalığın tedavisinde, takip edilen dönemlerde kortizon tedavisinden vazgeçilir ve steroid tedavisine geçilir. Steroid tedavisi esnasında doktorun inisiyatifine bağlı olarak bireye ağrı kesici ilaç takviyesi de yapılabilir.

Kortizon tedavisinde dikkat edilmesi gereken; sindirim ve kas-iskelet sistemi üzerinde meydana gelebilecek olan komplikasyonlardır. Bu etkilerin oluşumunun engellenebilmesi amacıyla

alınması gereken önlemler şu şekilde sıralanabilir:

  1. Sigara ya da alkol kullanan bireylerin en kısa süre içerisinde bu alışkanlıklarından vazgeçmesi.
  2. Günlük ya da haftalık periyotlarla egzersiz yapılması ve proteince zengin  besinlerin tüketilmesi.
  3. Yağ ve karbonhidrat içeren besinlerden uzak durulması.
  4. Kalsiyum minerali ve D vitamini alımına özen gösterilmesi.

Tüm bunlara ek olarak bireyin sık sık doktor kontrolüne başvurması kortizon nedenli oluşan yan etkilerin tespitini kolaylaştıracaktır.

Hastalığın tedavisi büyük ölçüde zaman yayılır ve bireyin fizyolojik özelliklerine, tedaviyi disiplinli bir şekilde uygulamasına, hastalığın yayılma durumuna bağlı olarak tedavinin süresi değişkenlik gösterir.

Bu alanda yapılan çalışmalar, hastalığın genellikle 1.5 ile 2 yıl arasında tam anlamıyla tedavi edildiğini gösterir. Tedavi tamamlandıktan ve hastalık ortadan kaldırıldıktan sonra hastalığın tekrar etmesi nadir görünen bir durumdur.



1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız (6 votes, average: 4,33 out of 5)
Loading...

© 2017-2024 – Kan damarları ve Hastalıkları

Bu sitedeki tüm makaleler tamamen bilgilendirme amaçlıdır! Anlatılan tedavi yöntemleri, ilaç isimleri ve beslenme önerileri doktor ve diyetisyen kontrolü olmadan uygulanmamalıdır. İletişim ve Reklam Formu