Yüzdeki Kılcal Damar Çatlamasını Hızlandıran Etkenler
Yüzde kılcal damar çatlamaları önlenmediği takdirde iz bırakabilecek kötü bir görünüme ulaşabiliyorlar. Tedavisi ise sırf bu yüzden gerekli görülüyor.
Yüzde kılcal damar çatlaması en sık şikâyet edilen türüdür. Çünkü diğer bölgelerde genel anlamda fark edilen bir vaka değildir. Yüzde ise doğrudan estetiği etkiler.
Nedenleri
Yüzümüzde kılcal damar çatlamasına bağlı olarak belirli damar izlerinin oluşması mümkündür. Bu genellikle yaşlanma ile beraber daha belirginleşir. Fakat yaşlılık dışında da bu durumu yaşayabilirsiniz. Bilhassa burun bölgesi en hassas noktaların başında gelir. Çünkü bu bölgenin kılcal damar noktasında aşırı düzeyde bir yapıya sahip olduğunu biliyoruz.
Yüzde kılcal damarların çatlamasının nedenleri halen daha araştırılmaktadır. Birçok farklı faktörün buna sebep olabileceği biliniyor. Ancak genel anlamda söylenebilecek bir tanı yok. Çoğunlukla hassas cilt yapısına sahip olanlarda sık sık gözlemlenen bir olgudur. Zaman içerisinde çatlamalar devam ettikçe pıhtılaşarak işlevini yitiren damarlar görülebilir. Bu durumda da kılcal damar varisleri ortaya çıkacaktır. Ancak bildiğimiz varis gibi deri üzerinde kabarcık oluşturmadığı aşikâr.
- Gül Hastalığı
- Güneş veya Radyasyonun Zararlı Işınlarına Maruz Kalmak
- Kortizon İçerikli Krem, İlaç Benzeri Ürünleri Kullanımı
- Damar Rahatsızlıkları
- Hassas Cilt Tipi
- Çevresel Faktörler
Yüzde kılcal damar çatlamasının neden olduğuna ilişkin yapılan araştırmalar kişiden kişiye değişmektedir. Tabi ki burada belirli standart kalıpları yukarıda belirttik. Fakat yüzünüzdeki damar yapısında oluşan çatlamaların neden kaynaklandığı kesinlikle muayene sonrası ortaya çıkacaktır.
Hızlandıran Faktörler

Yüzde Kılcal Damarlar Çatlaklarını Tetikleyen Faktörler
Yüzde kılcal damar çatlakları belirgin bir iz bırakabilir. Bazı durumlar ise bunu daha da etkileyerek süreci hızlandırır. Hem daha belirgin hem de daha ciddi bir probleme dönüşmesini sağlar. Derinin gördüğünüz üst kısmına en yakın bölgede konumlandıkları için dermatolojik sorunların önemine değinmemiz gerekiyor. Cilt tipinize bağlı olarak kullandığınız kozmetik ürünler veya bakım ürünleri bu tip durumlara sebebiyet verebilir.
Bazı ürünlerde ise sebep olabilecek etkenler yoktur. Ancak farklı sebeplere rağmen kılcal damar çatlamalarını hızlandırıcı bir etki ortaya çıkar. Kortizonlu ilaçlar veya kremler bunun en güzel örneğidir. Yaz aylarında güneş ışığına maruz kalan insanların büyük çoğunluğunda ciltte kızarıklık vakası gözlemlenir. Kılcal damaların bu aşamada ciddi bir hasar alabilmesi mümkündür. Dikkat edilmediği takdirde sorunlarla karşılaşılması gayet olasıdır.
Yüzün yanak bölgesinin hassasiyeti herkes tarafından bilinir. Burnun ise yan taraflarında muazzam bir damar görünümü oluşmaktadır. İleriki safhada ise hem yanaklara yayılan hem de burnu tamamıyla kaplayan bir kılcal damar görüntüsü ortaya çıkar. Bu tabi ki estetik olmayan bir görünüm sağladığı için tedavi metotlarına başvurulur. Neden olduğuna ilişkin yapılan araştırmalar neticesinde yüzdeki kılcal damar çatlamalarının önüne geçilebilmesi mümkündür.
Doğru uygulamalarla beraber alınacak önlemler kılcal damarların sağlığı açısından fazlasıyla önemlidir. Kılcal damar yapısının 0,02 mm civarında olup 0,1 mm çapına kadar sağlıklı bir biçimde yer aldığını söyleyebiliriz. Genişleyen ve genleşen bir kılcal damar varisi ise 1 mm çapına kadar ulaşabilir. Yani normal bir damarın yaklaşık 10 katına eşdeğer olacaktır. Bu yinede çok ufak bir miktar olsa da damar tahribatına ve deri altı sağlığına olumsuz etkiler bırakacaktır.
Oluşturduğu İzler
Yüzde kılcal damar çatlamalarından kaynaklanan izler genelde burun kenarında oluşur. Üstelik bunun yaşlanma ve genetikten ziyade çevresel faktörler, zararlı ışınlar gibi sebeplere dayandığı kanıtlanmıştır. Damarlar yapı olarak fazlasıyla hassas olduğundan yüz bölgemizi korumadığımız sürece bu duruma maruz kalırlar.
Burnunuza en ufak bir darbe aldığınızda, bir cisim ile karıştırıldığında anında kanaması bilinir bir durumdur. Burada da kılcal damar çatlamaları asli bir görev üstlenmiştir. Milimetrelik çapına rağmen ciddi bir kanama ile kan kaybı yaşatabileceğini unutmamak gerekir.
Estetik açıdan yüz bölgesine yapılan operasyonların lazer veya radyo frekansı ile iz bırakmadan tamamlanabildiği biliniyor. Örneğin ND lazer cihazlarının yoğun bir biçimde kullanıldığı kılcal damar tedavisinde dalga boylarının ayarlanırken bölgelere göre seçim yapıldığını söyleyebiliriz.
Bölge | Kullanılan Lazer Başlığının Boyutu |
Yüz Bölgesine Lazer | 1-3 mm başlık |
Bacak Bölgesine Lazer | 5 mm başlık |
İz kalmaması açısından doğru lazer yönteminin profesyonel bir uzman tarafından kontrol edilmesi gerekir. Ayrıca kliniğin yeterli teknolojik donanıma sahip olması en önemli unsurlardan birisidir.